Kekemelik, bireylerin psikolojilerini etkileyerek kişisel gelişimleri açısından problem oluşturarak özellikle çocuklarda özgüven yitimine neden olan bir sorundur. Genellikle okul öncesi dönemde başlayıp çeşitli sebeplerle gittikçe artabilen kekemelik sorununa ne kadar erken müdahale edilirse tedavisinden o denli hızlı sonuç alınır.
Kekemeliğin nedenleri çeşitlidir. Çocukların çoğu konuşmaya başladıkları ilk dönemde, bazıları ise başlarda düzgün konuşurken zaman içinde kekelemeye başlar. Bu herhangi bir hastalık durumu ya da aile içi stres gibi durumlara bağlı olarak gelişebilir. Diğer bir neden ise zeka seviyesindeki artış ile birlikte hızlı düşünmeye başlayan çocukların kelime haznesinin düşünce seviyesine ulaşamaması veya çok fazla kelime ve deyim öğrenen çocukların bunları düzgün kullanma konusundaki deneyimsizliğidir.
Kekemelik sorunu, ebeveynlerin sakin tutumu ile bir müddet sonra ortadan kalkabilmektedir. Böylesi bir durumda velilerin çocuğun üzerine fazlaca düşmesi ve endişelerini çocuğa yansıtmaları çocuk üzerinde kaygıya neden olur. Bu nedenle, velilerin sabırlı olması ve çocuklarını konuşmasındaki bu değişikliğin nedenleri, artık büyüdüğü ve hızlı düşündüğü için böyle kekelediği, zamanla daha fazla konuşup yeni kelimeler öğrendikçe bunun olmayacağı konularında telkin etmesi gereklidir. Heyecanlı çocuklarda kekemelik daha fazla görüldüğünden çocuklara heyecanlarını kontrol altına almalarını öğretmek ve onları sosyal çevrede daha fazla yer almaya ve daha fazla iletişim kurmaya teşvik etmek önemlidir. Stres kaynakları kekelemenin şiddetini artıracağından çocuğun hayatındaki stres faktörlerini azaltmak gerekir. Spor ve sağlıklı beslenme ile yeterli uyku kekelemenin artmasına engel olur. Güzel sohbet ortamında çocuklar kendilerini ifade etmeyi öğrenebileceğinden kekemelik sorununu aşmada bu tür ortamlar önemlidir.
Güncellenme Tarihi:9 Haz 2022, 14:02
Bu içerik, Atakent Sağlık Grubu Tıbbi Yayın Kurulu’nun onayı ile yayınlanmıştır. Sayfada yayınlanan içerikler kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır ve sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tedavi edici sağlık hizmetine yönelik içerikler bulunmamaktadır. Doğru tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.
Sayfa dilini değiştir:
English (İngilizce)